Kıvamlaştırıcılar olarak isimlendirilen, bu katkı maddeleri temelde boya sistemlerinde kullanılan reolojik katkılar olarak karşımıza çıkmaktadır ve sıklıkla kullanılan maddelerin başında yer almaktadır. Kıvamlaştırıcı maddeler, katkılar bir sisteme ilave edildiği takdirde, su bazlı sistem sadece kıvamlaşmak ile kalmayacak aynı zamanda da sistemin mekanik özellikleri ve fizikokimyasal kararlılığı da geliştirilmesi hususunda önemli etkiler sağlayacaktır.
Özellikle tekstil endüstrisinde baskı önemli yer tutmaktadır. Baskının kalitesini baskının uygulaması ve baskı patında kullanılan kimyasallar belirlemektedir. Bir baskı patı bir ya da birden fazla pigment ya da boya, sulu bir taşıyıcı, baskı patının reolojisini ve viskozitesini kontrol eden kıvamlaştırıcı bir polimer ve çeşitli diğer bileşenlerden (genellikle amonyak ya da diğer alkali ajanlar ve bağlayıcılar) oluşmaktadır.
Kıvamlaştırıcı maddeler, mükemmel yayılma özelliklerinin yanı sıra kıvamlaştırma etkisi ile de gitgide daha kapsamlı bir şekilde sektörel ve endüstiyel olarak kullanılmaya başlanmaktadır ve bu yaygınlaşma ile tercih edilme sıklığını olumlu yönde etkilemektedir.
Kıvamlaştırıcı Maddeler Neden Tercih Edilmektedir?
Kıvamlaştırıcı maddelerin tercih edilme nedenleri oldukça çeşitlilik göstermektedir. Çünkü, kıvamlaştırıcı maddelerin yayılma hızlarının ve kullanım alanlarının artmasıyla birlikte, farklı anlamlar kazandığı ve farklı tercih edilme nedenleri elde ettiği gözlemlenmekte, sektörde ve piyasada çok yönlü bir yer edinme sürecinde olduğu bilinmektedir. Çünkü, kıvamlaştırıcı maddelerin kullanım alanları her geçen gün büyük bir yükseliş yaşamakta, daha çok kullanım alanına sahip olmakta, daha çok adını duyurmakta ve sektörel ve endüstriyel olarak da büyük bir gelişim kat etmektedir.
Bu nedenle de kıvamlaştırıcı maddelerin genel tercih edilme sebepleri çok büyük bir çeşitlilik göstermektedir. Ancak, kısaca özetlemek gerekir ise de temel olarak şu şekilde özetlenebilmektedir. Bu sebepler şunlardır; diğer kıvamlaştırıcı maddelere nazaran daha iyi bir yayılma özelliğine sahip olması ve daha yüksek parlaklık seviyelerinin başarılabilir bir hale gelebiliyor olmasıdır. Diğer avantajları ise su ve ovalama direncinin yüksek olması ve bakterilere karşı yüksek direnç gösterebilmesidir. Ayrıca selülozik kıvamlaştırıcılar ile başarılı bir kombinasyon yapıldığı takdirde depolama stabilitesi de ciddi seviyede geliştirilebilmektedir.
Arakril K29, Natrasol 250 (HEC) Kimteks’in ürün portföyünde yer alır.
